15 Aralık 2010 Çarşamba

Tümör 3 dakika icinde yok oluyor...



GREGG BRADEN


Kalbimizde bir hisse sahip oldugumuz zaman, bedenlerimizin icinde elektrik ve manyetik dalgalar yaratiriz ve bu dalgalar bedenlerimizin otesine, etrafimizdaki dunyaya uzanir. Ilginc olan sey, arastirmalar bu dalgalarin kalbimizin fiziksel olarak bulundugu yerden bir veya iki metre degil, kilometrelerce uzaga genisledigini gosteriyor. Tam simdi bu odanin, binanin otesinde etkisi var, bu dunyanin otesinde etkisi var. Kalpte tek bir ortak hissi yaratarak bir arada toplanan insanlar dunyayi degistirebilir. Bizler bilimi anlayincaya kadar bu bir mucizedir, ama bilimi anladiktan sonra bu bir teknoloji haline gelir, guclu bir icsel teknoloji. Bu film Pekin, Cin’de ilac kullanilmayan bir hastanede cekildi. Bu film mesanesinde kanser teshisi konulan bir kadini gosteriyor; 7,5 santim capinda kanser. Batili doktorlar hicbir sey yapamayacaklarini soylemisler. Boylece kadin Cin’deki bir klinige gitmis, bu kliniktekiler farkli sekilde dusunmekteler, kadim bilgelikten gelen bir teknolojiyi kullaniyorlar, bu teknoloji bilim ile ayni. Filmde gorecekleriniz sunlar; uc adet uygulayici var, tam dogru hissi hissetmek icin egitilmis 3 kisi. Bu uc kisi kadinin zaten onceden iyilesmis oldugu hissini yaratiyor. Kadinin bedeninin icine bakacagiz. Sonogram vasitasiyla onun bedeninin icine bakabiliyoruz ve 3 dakika icinde kadinin kanserinin yok oldugunu izleyebiliyoruz. Uygulayicilarin soyledikleri dilin huzurunda.

Kadin uyanik, bilinci yerinde, narkoz yok ve kadin bu isleme inaniyor, olacak olan seye inaniyor. Ve kendi bedenlerinde kadinin onceden iyilesmis oldugunun dogru hissini yaratmak icin egitimli 3 uygulayici var. Ve bilgisayar ekraninda 2 resim gorecegiz. Resmin biri sifadan once alinmis resim, digeri gercek zamanda kanserin yok oldugunu gosteren video. Sifa gerceklesirken uygulayicilarin tonlama yaptiklarini, bir sozcuk seslendireceklerini goreceksiniz, bu sozcukte herhangi bir sihir olmadigini bilmenizi istiyorum. Herhangi bir sozcuk olabilirdi. Ama bu sozcuk onlarin sectigi bir sozcuk. Onlar icin bu hissi yaratan kelimenin bu oldugunda anlasmislar. Ama bu baska bir sozcuk de olabilirdi. Bunu bilmenizi istiyorum.

Soldaki resim sifadan once cekilmis resim, sagdaki goruntu gercek zamani gosteriyor. Sagdaki goruntude kanser yok oluyor. 2 dakika 40 saniyede yok oluyor.

Batili dusuncesinde, modern bilimde buna mucize deniyor. Cunku onlar duygunun her seyle baglantili oldugunu anlamiyorlar, ve o hisle ilgili dili anlamiyorlar. Bunu anladigimizda artik mucize diye bir sey olmaz, bu bir teknolojidir. Sarkiyi dinleyin. Onlarin kullandiklari sozcuk VAS SA. Bunun anlami zaten gerceklesti demek. Zaten oldu demek. Kalplerinde ve dusuncelerinde sifanin zaten gerceklestigi var. Sifanin gerceklesecegi degil, gerceklesmek uzere oldugu degil, zaten onceden gerceklesmis oldugu. Bu onemlidir. Cunku tartismak uzere oldugumuz enerjinin hissi bir aynadir, anda deneyimledigimiz seyle ilgili hissimizi yansitir. Eger inancimiz sifanin gerceklesmek uzere oldugu ise, ya da mukemmel iliskinin bir gun bize gelecegi ise ya da ilerde bir gun bankada bol paramizin olacagi ise, tasidigimiz his bir gun, bir gun, bir gunu yansitir, cunku bunun ucu aciktir, sonuc yoktur. Bu cok gucludur, cok suptildir, bu his gecmiste degil, gelecekte degil simdiki anda aynalik yapar. Yasamimizda deneyimlemek icin sectigimiz seyi, oncelikle kalbimizde hissetmeliyiz. Onun zaten onceden gerceklesmis oldugunu kalbimizde hissetmeliyiz. Bu, dunyanin o bolgesinde her zaman gerceklesen bir sey, bunu her zaman yapiyorlar. Batili bilim insanlari bunu gordukleri zaman, onlar icin bir anlam ifade etmiyor. Cunku batili bilim insanlari inanclarimizin, hislerimizin ve duygularimizin bedenlerimizin disindaki dunyada etkisi olmadigini soyluyorlar. Bunun dogru olmadigini biliyoruz. Yapilan 3 deney sunlari gosteriyor; 1) Insan DNA’sinin fiziksel dunyada direkt etkisi var. 2) Deneyler insan duygusunun fiziksel dunyayi etkileyen DNA’yi degistirdigini gosteriyor. Bunlar gerceklesiyor, cunku her seyi birbirine baglayan bir alan var. Deneyler Max Planck’in “Matriksinin” deneylerde gordugumuz sonuclari saglayan iletken oldugunu one suruyor.

Tum maddenin bir enerji agi vasitasiyla birbirine bagli oldugu fikri 1800’lerin sonunda populerdi. Cok unlu bir deney var. O zamanlar yaradilis agina eter alani adi verilirdi. 1887’de Michelson/Merley deneyi eterin varligini kanitlamaya tesebbus etti. Deney eter alaninin var olup olmadigini bulmak ile ilgiliydi. Benim fikrime gore, bu iyi bir deneydi. Ancak zayif yorumlandi. 100 yil sonra ABD Hava Kuvvetleri bu deneyi tekrarladi. 1986’da Michelson/Merley deneyi aynen kopyaladi, sonuclari ‘Nature’ dergisinde yayinladi. Bulduklari sey su: Deneyi cok daha iyi, hassas ekipmanlar ile yaptilar. Alanin var oldugu sonucunu elde ettiler. Biz neden bunu bilmiyoruz? Bu tum buyuk gazetelerin bas sayfalarinda, buyuk dergilerin kapaklarinda olmaliydi. CNN haberlerinde olmaliydi. Bu, bilim insanlari icin her seyi degistirir.

(Ceviri: Saffet Guler)
 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder